OS_SiteLogo
0%
Loading ...
  • Ocak 17, 2024

 

 

BASINA VE KAMUOYUNA

Tüm kamuoyunun yakından takip ettiği üzere, ulusal kanalda yayınlanan “Kızıl Goncalar” dizi filmi “Toplumun milli ve manevi değerlerine aykırılıklar” bulunduğu gerekçesiyle iki kez program durdurma ve 9 milyon TL para cezası verilmesiyle sansür uygulamalarına bir yenisi daha eklendi.

Bizler bu sansür uygulamalarıyla elbette ki ilk defa karşılaşmıyoruz. Tiyatro, sinema, dizi film gibi sanatın her alanında sıkça gördüğümüz sansür uygulamalarının normalleştirilmesi, sansürün kendisinden daha tehlikeli sonuçlar doğuracaktır. Cezalandırma, yasaklama, soruşturma, hedef gösterme, tehdit etme, korkutma, aşağılama, engelleme, fiziki ve sözlü saldırı, kriminalize etme, ötekileştirme gibi yöntemlerle karşımıza çıkan sansür ile tüm yaratıcı alanların varoluşu tehdit edilmekte ve bir korku iklimi yaratılmaya çalışılmaktadır.

Sansür, evrensel düzeyde tüm yaratıcı alanların ortak mücadele konusu olmuştur. Ülkemizde de Anayasa’nın 64. Maddesi açık ve nettir! “Devlet, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı korur. Sanat eserlerinin ve sanatçının korunması, değerlendirilmesi, desteklenmesi ve sanat sevgisinin yayılması için gereken tedbirleri alır.”  Anayasa’da belirtildiği gibi sanat faaliyetleri, bizlerin tabiriyle “Sanatsal İfade Özgürlüğü” yasalarla koruma altındadır.

Sanatsal ifade özgürlüğünün önündeki engellemeler sadece yayın durdurma, para cezası gibi yöntemlerle karşımıza çıkmıyor. Örneğin; yıllardır tadilat var gerekçesiyle son dakika iptal edilen tiyatro oyunları, “kamu güvenliği” gerekçe gösterilerek iptal edilen konserler, gösteriler, sergiler, şehirlere girmesi engellenen ekipler, bakanlık tarafından verilen desteklerin geri çekilmesi, gösterimi durdurulan belgeseller ve sinema filmleri, iptal edilen festivaller… Sansürün doğurduğu sonuçlar sadece performansların, eserlerin engellenmesi ile de bitmiyor! Ekipler hedef gösteriliyor, binlerce çalışan ücretlerini alamıyor ve iş kaybına uğruyor.

Artık yeter! Sansür, yasaklar ve engellemelerden dolayı nefes alamıyoruz!

Emek ve Meslek örgütleri olarak; sahnelerde, sinemalarda, ekranlarda, stüdyolarda her yerde ve her zaman sansürün karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Sansür normalleştirilemez. Sansürün ve sansürün yarattığı dolaylı sonuçlar karşısında tüm meslektaşlarımızı bir arada olmaya davet ediyoruz.

Yalnız değiliz, bu mücadeleyi hep birlikte vereceğiz.

Sanatsal ifade özgürlüğümüzün önündeki engeller kaldırılsın, sanatçı ve sanat emekçileri özgür kalsın. 

 

İMZACI KURUMLAR/OLUŞUMLAR

 

SENDİKALAR

Oyuncular Sendikası

Sinema Emekçileri Sendikası (DİSK SİNE-SEN)

Sinema Televizyon Sendikası

 

MESLEK BİRLİKLERİ

BSB Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği

Senaryo ve Diyalog Yazarı Eser Sahipleri Meslek Birliği (SENARİSTBİR)

Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SİNEBİR)

Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği (SE-YAP)

Sinema Oyuncuları Meslek Birliği (BİROY)

 

DERNEKLER

Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği (ÇASOD)

Film ve Sahne Tasarım Ekipleri Derneği (FST)

Film Yönetmenleri Derneği (FİLM-YÖN)

İzmir Tiyatroları Derneği

Post Prodüksiyon Çalışanları Derneği (POSTPRODER)

Sinemacı Kadınlar Derneği

 

VAKIF

Türk Sinema Vakfı (TÜRSAV)

 

MECLİS

Özgür Sanat Meclisi

 

İNİSİYATİF

Tiyatromuz Yaşasın İnisiyatifi

 

KOOPERATİFLER

Ahura Tiyatro Kooperatifi

Ankara Tiyatro Kooperatifi

Akdeniz Tiyatro Kooperatifi

Film Koop

Filmmor Kadın Kooperatifi

Karadeniz Tiyatro Kooperatifi Ege Tiyatro Kooperatifi

Güney Marmara Tiyatro Kooperatifi

Tiyatro Kooperatifi

Leave A Comment

Fields (*) Mark are Required